Çocuklar genellikle 18-24 aylar arası tuvalet eğitimi almaya hazırdır.
Gelişimi normal olan çocukların bir çoğu 2-3 yaş döneminde tuvalet
gereksinimini haber verir, ancak bu yaşlarda organları üzerinde tam kontrol sağlayamadıkları
için zaman zaman altlarını ıslatabilirler. Alt ıslatma ya da tıbbi adı ile
enürezis, beş yaşını geçmiş ya da eşdeğer gelişim düzeyine ulaşmış çocuğun
geceleri yatağını ya da gündüzleri giysilerini ıslatması sorunudur. Alt
ıslatmanın bir sorun olarak değerlendirilebilmesi için bunun ardışık üç ay
boyunca haftada en az iki kez görülmesi gerekmektedir. Bu davranış sadece bir
maddenin (örneğin idrar söktürücüler) ya da genel bir tıbbi durumun doğrudan
fizyolojik etkilerine bağlı ise bu tanı konulamaz.
Alt ıslatmaya neden olan ve tanı konulmadan önce araştırılması gereken
hastalıklar: Bu hastalıkların varlığını tespit edebilmek için çocuk
psikiyatristinizden önce çocuk hastalıkları hekiminize başvurmanız
gerekmektedir.
• Diabetes Mellitus (Şeker Hastalığı)
• Diabetes Insipitus I (Sık idrar çıkma ile kendini gösteren bir hastalıktır)
• Hipertiroidi (Tiroid bezinin aşırı çalışmasıdır)
• Kronik Böbrek Hastalığı
• Epilepsi (Halk arasında sara nöbetleri olarak da bilinir)
• Diüretik (İdrar söktürücü) ya da lityum kullanımı
• İdrar Yolu Enfeksiyonları
• Kabızlık
• Anatomik Sorunlar
• Uygunsuz ADH Sendromu (İdrar miktarını azaltan hormonun uygunsuz salınımı)
• Diabetes Insipitus I (Sık idrar çıkma ile kendini gösteren bir hastalıktır)
• Hipertiroidi (Tiroid bezinin aşırı çalışmasıdır)
• Kronik Böbrek Hastalığı
• Epilepsi (Halk arasında sara nöbetleri olarak da bilinir)
• Diüretik (İdrar söktürücü) ya da lityum kullanımı
• İdrar Yolu Enfeksiyonları
• Kabızlık
• Anatomik Sorunlar
• Uygunsuz ADH Sendromu (İdrar miktarını azaltan hormonun uygunsuz salınımı)
NEDEN OLUR?
1-
Merkezi Sinir Sisteminin Gelişmesinde Gecikme
Sebebi tam olarak bilinmemesine rağmen alt ıslatan çocuklarda merkezi sinir
sisteminin gelişiminde aksaklıkların olduğu yapılan çalışmalarla
gösterilmiştir. Fizik muayenelerde de boy kısalığı, motor gelişim geriliği, dil
gelişimi geriliği, kemik yaşının küçük olması gibi bulgulara sıklıkla rastlanır.
Çocuğun yaşının ilerlemesiyle sorunun ortadan kalkmasının da bunun bir kanıtı
olduğu belirtilmektedir.
2-
Genetik Nedenler
Ailede hem anne hem babada çocukken alt ıslatma öyküsü varken, çocukta alt
ıslatma görülme sıklığı yaklaşık %75 olarak bulunmuştur. Tek ebeveynin
çocukluğunda böyle bir hikaye varsa bu oran %40- 50 civarındandır. Tek yumurta
ikizlerinde de ikisinde birlikte alt ıslatma sorunu ikiz olmayan kardeşlerden
daha sık görülmektedir. Alt ıslatma sorunu olan çocukların ikinci dereceden akrabalarında
da alt ıslatma öyküsü oldukça yaygındır. Genetik araştırmalar sonucu bu soruna
neden olabilecek çeşitli gen bölgeleri bulunmuştur.
3-
İdrar tutucu hormonun salınımında ritmik bozulmanın olması
Böbreklerden su atılımını düzenleyen "Antidiüretik hormon" adı
verilen hormonlar sağlıklı bireylerde geceleri daha çok salınırlar. Böylece
idrar torbasının geceleri gündüz dolduğu kadar dolması engellenir. Bu nedenle
alt ıslatmalar geceleri görülmez. Yapılan çalışmalarda gösterilmiştir ki, alt
ıslatma sorunu olan çocuklarda bu hormon geceleri daha fazla salınmamaktadır.
Gündüz olduğu gibi az salınan bu hormonlar nedeniyle idrar torbası daha hızlı
dolmakta ve çocuk altına kaçırmaktadır.
4-
Psikososyal Stresle ilgili nedenler
Bunlardan bazıları:
-Çocuk eve bir kardeşin gelmesiyle bu yeni duruma uyum sağlamakta güçlük
çeker, endişe anneyi kaybetme korkusu, artık sevilmeyeceği hisleriyle bocalar.
Bu süreçte yeni gelen bebeğe gösterilen ilgiyi kıskanır ve bu duygular alt
ıslatmaya sebep olabilir.
-Bu yaş çocuğu irade kavramını öğrenmeye başlar. Hangi kıyafeti giyeceğine,
ne zaman tuvalete gideceğine, hangi oyuncağı ile oynayacağına kendisi karar
vererek iradesi gelişir. Fakat bu dönemde aşırı temiz, titiz ve düzenli
anneler, çocuklarına tuvalet eğitimini sert verebilirler. Çocuk tuvaleti
gelmeden tuvalete gitmeye zorlanabilir. Tuvalete gitmek onun için korku dolu
bir deneyim olmaya başlar. Bunu kendi iradesi ile istemeyen çocuk artık orayı
sevmeyecektir. Bu nedenle de gece alt ıslatmalar görülebilmektedir.
-Aşırı koruyucu, kollayıcı ve çocuğun her istediğinin yapıldığı ailelerde
de çocuk, tuvaletini uygun yere yapmayı öğrenemeyecek ve bebeksi kalmaya
çabalayacaktır.
-Olumsuz ve yetersiz anne-çocuk ilişkisi, ebeveynlerde ruhsal sorunların
olması, stresli yaşam olayları (kayıplar, ev değişiklikleri gibi) da çocuktaki
ruhsal dengeyi bozacağından bu durum kendini alt ıslatma ile gösterebilir.
Uzun yıllar alt ıslatması olan çocukların derin uykularının olduğu
tuvaletinin gelmesi hissiyle uyanamadığı bu nedenle alt ıslatmaların olduğu
düşünülmüştür. Fakat son yıllarda yapılan çalışmalarda alt ıslatması olan ve
olmayan çocuklar arasında uyku derinliği yönünden bir fark bulunamamıştır.
Fakat bademcikleri ile ilgili sorunu olan ve bu nedenle ağzı açık uyuyan
çocuklarda uyku kalitesi etkilendiği için alt ıslatmaların daha sık görüldüğü
de belirlenmiştir.
Alt ıslatmaya neden olduğu düşünülen daha pek çok durum vardır. Fakat alt
ıslatma sebeplerinin tümünün arasında genetik yatkınlık en çok üzerinde durulan
ve etkisi gösterilmiş etkendir.
TEDAVİSİ
NEDİR?
Alt ıslatma sorununda uygulanan tedaviler şunlardır:
o
Davranışsal uygulamalar:
-Ebeveyn eğitimi
-Çocuklara uygulanan davranışçı teknikler
-Geç saatte alınan sıvı miktarının azaltılması ve özellikle uyku saatinden önce uyku kalitesini bozacak içeceklerin içilmemesi.
-Gece uyandırma alıştırmaları: Burada amaç idrar torbasını boşaltmak değil çocuğun tuvaletinin gelme hissi ile uyanması arasında bir bağ oluşturarak kendi kendine uyanmasını sağlamaktır. Bu nedenle geceleri çocuğu tuvalete götürmek için birden çok kaldırmak gereksizdir. Bununla birlikte çocuğun tam olarak uyanması sağlanmalıdır. Gece biberonla uykuya geçmek de gece altını ıslatmaları artıracağından yatmadan önce süt içirmek yerine yemek sonrası sütlü takviyeler önerilir.
-İdrar torbası egzersizleri: İşemeler arasındaki sürenin yavaş yavaş artırılması amaçlanır, idrar yaparken kasların kasılıp gevşemesi gibi egzersizler yapılarak kas gelişimi artırılmaya çalışılır.
-Çocuklara uygulanan davranışçı teknikler
-Geç saatte alınan sıvı miktarının azaltılması ve özellikle uyku saatinden önce uyku kalitesini bozacak içeceklerin içilmemesi.
-Gece uyandırma alıştırmaları: Burada amaç idrar torbasını boşaltmak değil çocuğun tuvaletinin gelme hissi ile uyanması arasında bir bağ oluşturarak kendi kendine uyanmasını sağlamaktır. Bu nedenle geceleri çocuğu tuvalete götürmek için birden çok kaldırmak gereksizdir. Bununla birlikte çocuğun tam olarak uyanması sağlanmalıdır. Gece biberonla uykuya geçmek de gece altını ıslatmaları artıracağından yatmadan önce süt içirmek yerine yemek sonrası sütlü takviyeler önerilir.
-İdrar torbası egzersizleri: İşemeler arasındaki sürenin yavaş yavaş artırılması amaçlanır, idrar yaparken kasların kasılıp gevşemesi gibi egzersizler yapılarak kas gelişimi artırılmaya çalışılır.
o
Alarm cihazları
Çocuğun altını ıslatması sonrasında alarm veya titreşimle uyandırılması
için kullanılan cihazlardır. Ülkemizde pek çok farklı tipi mevcuttur. Klasik
koşullanma yoluyla çocuğun uyanması sağlanır. Başarı oranı yüksek olmakla
birlikte cihaz çıkarıldıktan sonra nüks oranı çok fazladır.
o
Psikoterapi
Alt ıslatmaya sebep olan psikososyal faktörler varsa bu durumun çocukta
yarattığı ruhsal sorunların üstesinden gelinmesi için doktorunuz uygun görürse
bireysel terapi, oyun terapisi veya aile terapisi önerilebilir.
o
İlaç tedavileri
Alt ıslatma tedavisinde ilaç, çocuğun bu durumuna psikosoyal bir durum
eşlik etmekteyse; çocukta kaygı bozukluğu, depresyon gibi hastalıklar varsa
tercih edilir. Alt ıslatma sorununda kullanılabilen birçok farklı ilaç tedavisi
bulunmaktadır. Bu ilaçlar çocuğun ruhsal durumunu düzelterek, idrar torbasının
kapasitesini genişleterek, uyku derinliğini azaltarak ve idrar salınımını
azaltan hormonları artırarak etkili olurlar. Toplumda yaygın olarak dile
getirilen bu ilaçların kısırlık yaptığı, beyne zarar verdiği, çocuğun gelişimini
etkilediği ve bağımlılık yaptığı söylentileri asılsızdır.
Evde
Neler Yapılabilir?
Gece alt ıslatmaları her yıl %10-20 spontan remisyon gösterir. Ek
ruhsal-fiziksel bozukluk kötü gidişin göstergeleridir. Bu nedenle destekleyici
olunmalıdır. Utandırmak, bağırmak, dışlamak, cezalandırmak kendiliğinden
düzelme olasılığı çok yüksek olan bir soruna faydadan çok zarar verecektir.
Bilerek ve isteyerek ortaya çıkan bir durum olmadığı bilinmelidir. Sorunu
çözmek için baskıcı ve aşırı disiplinli tutumlardan kaçınmak gerekir. Azarlama,
çocukla aranızda bir iletişimsizliğin doğmasına veya çocuğunuzun kendisini kötü
ve başarısız hissetmesine yol açar ki bunlar da tuvalet eğitimini
kolaylaştırmak yerine daha da zora sokar. Tuvalet eğitimi uygularken çocuk
idrar tuttuğu zamanlarda ödüllendirilmeli, idrarını kaçırdığında ise asla ağır
bir şekilde cezalandırılmamalıdır. Çocukla konuşarak durumunun geçici olduğu
çocuğa anlatılmalıdır. Çocuk başarılı olacağı etkinliklere sevk edilmelidir.
Altını ıslattığı zamanlarda hemen altı değiştirilmeli ve temizlikten haz
alması sağlanmalıdır. Çocuğunuz altına kaçırdığında ıslak çamaşırlarını
değiştirmesine sakin bir şekilde yardımcı olun. Gece yatağı ıslatıyorsa altını
temizleyin, çarşafları değiştirin ve yeniden yatağına koyun.
Çocuğun bu durumunu kardeşleri dahil başkalarıyla onun yanında
paylaşmaktan, alaycı ve küçümseyici tavırlardan, altını ıslatma davranışı için
çocuğu cezalandırmaktan, bu davranış nedeniyle ortaya çıkan sorunlardan şikayet
etmekten, bu davranışı olmayan çocuklarla çocuğu kıyaslamaktan kaçınmaları
gerekir.
Tuvalet eğitiminde ne aşırı katı ve baskılı ne de aşırı hoşgörülü ve
disiplinsiz olunmalıdır.
Uzman yardımı alın. Bazen bilinçsizce uygulanan davranışsal yöntemler
çocuğun yaşam konforunun belirgin bir şekilde bozulmasına neden olabilir. Bu
nedenle uzmana danışarak çocuğunuza özel bir uygulama planlanmasını sağlayın.