16 Temmuz 2012 Pazartesi

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM NEDEN ÖNEMLİDİR ?



OKUL ÖNCESİ EĞİTİM NEDEN ÖNEMLİDİR ?

        Çünkü, 3 yaşına kadar bir çocuğun beyni bir yetişkinden 2,5 kat fazla çalışır, 6 yaşına kadar bir profesörden 2 kat hızlıdır (Rethinking the brain 1997). Yapılan tüm uluslararası araştırmalar ve uygulanan testler göstermektedir ki 0-6 yaş grubunda, gelişim düzeyinde okul öncesi eğitimi almış çocukların, akademik programlarda eğitim almış olanlara göre 1. sınıf başarı düzeyleri daha yüksektir ve okuma yazmaya daha hızlı geçmektedirler.12 yaşında IQ değerleri 5 puan daha yüksektir, 15 yaşında yetenek sınavlarında % 90 -100 arası başarı sağlarlar. % 65’i liseyi, % 45’i üniversiteyi sorunsuz kazanır ve bitirir. Yetişkin olduklarında dış dünyayla kolay ve sağlıklı iletişim kuran, sosyal insanlar olurlar. 

BİR OKUL ÖNCESİ EĞİTİM KURUMUNU SEÇERKEN;

1. ÖN BİLGİ TOPLANMASI
     Telefonla, yaş grupları, çalışma saatleri, tatiller, ruhsat, servis ve adres bilgilerini alın. Ancak, randevulu ya da akşam ve hafta sonu ziyaretlerinden kaçının.İlk ziyaretinizi, yanınızda çocuğunuz olmadan ve sabah saatlerinde gerçekleştirin. Çocuğunuzu ancak karar verdikten sonra götürün.Evinize olabildiğince yakın yuvaları tercih edin. Serviste geçireceği sürenin 15-30 dakika arasında olmasına dikkat edin. 0-2 yaş döneminde servis kullanmayın. 

2. DIŞ MEKAN
      İlk görünüşün temiz ve bakımlı, genel sağlık kurallarına uygun (sınıf ve bahçe, eşya ile oyuncaklarının, çocuk yaş ve boylarına uyumlu) olması beklenir. Bahçenin güvenilir ve kontrol altında olması gerekmektedir. 

3. BİNANIN GENEL KOŞULLARI
      Binada yangın merdiveni, söndürücüler ve alarm sistemi bulunmalıdır.Çocukların ortak kullanım alanı olan tuvaletler, temiz ve hijyen kurallarına uygun olmalı, sıvı sabun ve kağıt havlu kullanılmalıdır.Mutfağın temiz, düzenli ve sağlık kurallarına uygun olması beklenmelidir. 

4. YÖNETİCİ VE PERSONEL BİLGİLERİ
      Yönetici: Yöneticinin eğitimini ve mesleki tecrübelerini sorun. Üniversitelerin okul öncesi çocuk gelişimi ve eğitimi, sosyal hizmet uzmanlığı, çocuk psikolojisi ve pedagoji bölümlerinden birisinden mezun olmaları gerekmektedir. Ruhsat: Kurumun ruhsatı (Sosyal Hizmetler Müdürlüğü ya da Milli Eğitim Müdürlüğü’nden alınan yasal çalışma belgesi) olup olmadığını kontrol edin. Görebileceğiniz bir yerde asılı değilse görmek isteyin. Grup Sorumlusu (Öğretmen): Bu kişilerin okul öncesi çocuk gelişimi eğitmenliği (meslek lisesi ya da 2 yıllık yüksek okul) mezunu olmaları gerekmektedir. 

5. İÇ MEKANLAR
      İlk etkide, kendinize ve duyularınıza güvenin. Neşeli sesleri, güzel kokan, aydınlık, tertipli ve sıcak bir ortamı hedefleyin.İç ortamlarda, çocuğunuzun gelişimini destekleyecek yeterli sayıda araç-gereç olmalı, bunlar çocuğunuzla aynı mekan (sınıf) içerisinde ve istediğinde ulaşabileceği konumda bulunmalıdır.Sınıf içerisinde, oyunlar ve aktiviteler için tanımlı, ayrılmış bölümler olmalıdır. Bunlar, kitaplık, el becerisi (manipülasyon), bloklar, fen, sanat, hayal (sosyo-drama, evcilik), su-kum çalışması bölümleridir.Araç-gereçlerin çocuk sayısına yeterli, gelişim düzeyine uygun, bakımlı (temiz, kırıksız, eksiksiz) ve düzenli olmasına dikkat edin. (Çocuklar o anda oynadığı için mekandaki dağınıklık önemsenmemelidir.)Çocukların kişisel eşyaları için ayrılmış ve etiketli dolapları olmalıdır. 

6. ÖĞRETMEN / ÇOCUK ORANI
      Araştırmalar, öğretmen, çocuk oranının ve grup büyüklüklerinin çocuk gelişimine önemli etkisi olduğunu kanıtlamıştır.Uluslararası standartlara göre bu oranlar: 24-36 ay 1 öğretmen / 5- 7 çocuk 3 yaş 1 öğretmen / 7-10 çocuk 4-5 yaş 1 öğretmen / 8-10 çocuk 6 yaş 1 öğretmen / 10-12 çocuk biçimindedir. Daha fazla sayılarda çocuk olması durumunda bir yardımcı öğretmen ya da 2. bir grup sorumlusu ile çalışılması uygundur. 0-2 yaş grubunda bulunan çocukların, diğer yaş grupları ile karma yapılmaması gerekmektedir. 

7. İŞLEYİŞ
      Kurumun bir felsefesi ve uyguladığı yazılı bir sistemi olması gerekmektedir. Bu felsefenin sizin görüş ve beklentilerinize uygunluğu önemlidir.Kurumun kapısı size sürekli açık olmalıdır. Kendinizin ve çocuğunuzun gereksinimleri doğrultusunda, her zaman kurumu, sınıfı ziyaret edebilmelisiniz ve bu belirli gün ve saatlerle sınırlandırılmış olmamalıdır. 0-6 yaş grubunun öğrenme sistemi, somut, aktif, keşfe ve deneye dayalıdır. Akademik ve çocukları zorlayacak yaklaşımlardan ve beklentilerden kaçınılmalıdır.Günlük plan, çocukların, küçük kas-büyük kas, zihinsel, bilişsel ve sosyal gelişimine ait çalışmaların tümünü birden ve dengeli olarak içermelidir.Çocuklara günlük işleyişte bireysel davranabilme ortamı mutlaka sağlanmalı ve tüm aktiviteler için seçme hakkı tanınmalıdır. Çocukların sosyal yaşam biçimlerinin ve toplumsal kurallarının oluşabilmesi-gelişebilmesi için, pozitif ve destekleyici davranılmalı, kırıcı, örseleyici davranışlardan kaçınılmalıdır. 

8. EĞİTİM PLANI (MÜFREDAT)
      Eğitim planı, çocukların bireysel gelişimleri, ilgi alanları ve gereksinimleri gözönüne alınarak hazırlanmış, çocuk gelişimi ilkelerine ve öğrenme biçimlerine bağlı, yazılı metinlerin işleyişinden oluşmalıdır. Öğrenme ortamı ve aktiviteler, bu programın felsefesine ve hedeflerine uygun olarak düzenlenmelidir. Öğretmenler, çocukları izleyerek, gözlemleyerek -kesinlikle test yöntemlerine başvurmaksızın- her bir çocuk için amaca ulaşılıp ulaşılmadığını değerlendirirler.Bu değerlendirmelerin sonuçlarını aileler ile paylaşırlar. 

9. BESLENME
      Yemek listeleri, düzenli beslenme ilkelerine uygun ve yeterli miktarda olmalı, her ay ailelere gönderilmelidir. Yemek masaları, sandalyeleri ve diğer ekipmanlar çocukların yaş ve boylarına, özelliklerine uygun olmalıdır.Yemek saatlerinin bir sosyalleşme süreci olduğu düşünülerek, en az bir yetişkin çocuklarla aynı masayı paylaşmalıdır. 

10. İLETİŞİM
      Öğretmen - Çocuk İletişimi: Öğretmenler çocuklarla iletişim kurarken göz seviyesinde bulunmalı, konuşma biçimleri sıcak ve sevecen olmalıdır. Öğretmenler çocukların gereksinimlerini anında yanıtlamalı, çocukların sınıf içi davranışlarında rahat, canlı ve neşeli oldukları gözlenmelidir. Öğretmen - Veli İletişimi: Öğretmenler, günlük olarak çocukların beslenme ve sağlık konularında, fiziksel ve ruhsal değişikliklerinde ailelere sözlü veya yazılı olarak bilgi aktarmalıdırlar. Ayrıca periyodik değerlendirme yapılarak, aileye gelişim düzeyi aktarılmalıdır. Kurum - Veli İletişimi: Okul ve aile işbirliği içerisinde, çocuğun gelişimini olumlu yönde desteklemeli, yaşanan problemlerde birlikte çözüm üretebilmelidirler. Aileler, eğitim planı, işleyiş, program ve çocukları etkileyebilecek değişikliklerden kurum tarafından düzenli haberdar edilmelidirler. 

11. FİYATLANDIRMA
      Uygulanan fiyatı, geçerlilik süresini, ödeme koşullarını ve tahmini artış oranını öğrenin. Fiyatı tek başına bir özellik olarak değil, uygulanan sistemle birlikte değerlendirin ve arayışlarınızda bu dengeyi gözden kaçırmayın. 

ÇOCUĞUM HAZIR MI?
      Çocuğun okul öncesi eğitim kurumuna başlamasını belirleyen standart bir yaş yoktur. Sizin gereksinimleriniz ve çocuğunuzun fiziksel, psikolojik özellikleri göz önüne alınarak uygun dönem belirlenmelidir. 2. yaşla birlikte başlayan anneden ayrılma süreci, tuvalet eğitimi, kendi gereksinimlerini karşılama ve bunları ifade edebilme becerisi sizin için bir referans teşkil edebilir. Sizin, çocuğunuzun evde geçirdiği sürenin verimsiz ve yetersiz olduğunu hissetmeniz ya da kendisinin oyun, arkadaş gibi isteklerini dile getirmesi de önemli bir etkendir. 

UYUM SÜRECİNİ YAŞARKEN
      Çocuğunuzda neleri gözlemleyebilirsiniz? Çocuğunuzun yuva yaşantısına geçişini izlerken, kendinizin okula, iş yaşantısına, araba kullanmaya vb. ilk başladığınız günleri düşünün. Uyum sürecinin çok hızlı ve başarılı olmasını beklemeyin. Çocuğun yaşı ve yapısına bağlı olarak bu süre 4-6 hafta arasında, hatta bazen daha uzun bir zaman alabilir. Bu süreç içerisinde, ağlama, karın-baş ağrıları, kusma, alta kaçırma, genel isteksizlik görülebilir. 

SİZE DÜŞEN NEDİR ?
      Öncelikle kararlı olun ve verdiğiniz karara inanın. İlk günlerde çocuğunuzla yuvada zaman geçirmeye hazırlıklı olun. Çocuğunuza dürüst davranın, gidiş nedeninizi, dönüş zamanınızı belirtin. Verdiğiniz söz ve saatlere kesinlikle uyun. Çocuğunuzdan vedalaşarak ayrılın. Bunun çocuğunuzun size olan güveni açısından çok önemli olduğunu unutmayın.Yuva yaşamının, çocukların yaşantısının doğal bir parçası olduğunu O'na vurgulayın. Çocuğunuzun günlük yaşantısını sizinle paylaşmasını beklemeyin. O'na örnek olarak zaman içerisinde size aktarmasını sağlayabilirsiniz. (Ben bugün alışverişe gittim, öğle yemeğinde salata yedim, ya sen?) Çocuğunuzun arkadaşlık ilişkilerine doğrudan karışmayın. Çözüm yolları önererek, örnekler vererek yardımcı olabilirsiniz. Uyum süreci çok sancılı geçiyor ve/veya çok uzuyorsa, bu durumun çocuğunuzun kişiliğinden mi, yoksa ortam, sistem ve kişilerden mi kaynaklandığını mutlaka araştırın.


http://www.renkliruyalar.com

Hiç yorum yok: